*Sık Kullanılanlara Ekle * HOŞ GELDİNİZ, ZİYARETİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ
   
 
  FORUM
=> Daha kayıt olmadın mı?

**FORMUMUZDA KIZILAY İÇERİKLİ VE YARARLI BİLGİLERE YER VERİLMEKTEDİR.** **SİZ DE FORUMA ÜYE OLARAK BİLGİ PAYLAŞIMINDA BULUNABİLİRSİNİZ.**

FORUM - Bulmaca Sözlüğü

Burdasın:
FORUM => GENEL KÜLTÜR => Bulmaca Sözlüğü
<- Geri  1  2  3  4  5  6 Devam -> 

İSA ORHAN
(şimdiye kadar 389 posta)
17.03.2011 10:15 (UTC)[alıntı yap]
Ş

Şah İsmail’in şiirlerinde kullandığı mahlas.:HATAYİ

Şair bahşişi.:CAİZE

Şakaklardan sarkan saç lülesi. : ZÜLÜF

Şalgama benzeyen bir bitki.:ALABAŞ

Şalvarın üstüne giyilen ve önde uzun iki parçası olan bir giysi.:ÜÇETEK

Şaman. :KAM

Şamdan. : ÇIRAKMAN

Şampiyon : BÖKE

Şampiyon.Kahraman.Güçlü kimse. : BÖKE

Şanlıurfa yöresine özgü,dürüm gibi sarılmış yufka arasına ceviz doldurularak yapılan bir tür hamur tatlısı : ŞILLIK

Şanlıurfa’nın Hilvan ilçesinde antik bir yerleşim merkezi.: NEVALİÇORİ

Şapka. : KAPELA

Şapka.: KAPELA

Şapkasının altında ışınsı levhacıklar,sapının üst kısmında bir yaka ve dip kısmında bir etek bulunan mantar.:AMANİTA

Şarap mahzeni.:KAV

Şarap rengi. : ŞARABİ

Şarap tadıcısı.EGÜSTATÖR

Şarap üretiminde kullanılan yerli bir üzüm cinsi. : KARASAKIZ

Şarap.: ÇAKIR : BADE

Şarapları inceleyen bilim dalı. : ENOLOJİ

Şarbon. : KARAYANIK

Şarkı demeti.: POTPURİ

Şarkı türünde ve piyano için hazırlanmış,genellikle kıtalar biçiminde beste. : ROMANS

Şarkı,türkü,köçekçe gibi küçük güfteli bestelerde,güftenin iki kıtası arasına,başına,sonuna da gelebilen,sözsüz çalınan parça.:ARANAĞME

Şarkılı kilise duası için bestelenmiş müzik parçası./Katolik kiliselerinde Hz İsa’nın çarmıha gerilmesini anmak için yapılan tören. : MİSSA

Şarkının sert bir biçimde vurgulandığı disko müzik üslubu.:RAP

Şarlatan,yalancı,hileci.: KALTABAN

Şartlar,içinde bulunulan koşullar. : ŞERAİT

Şaşma. : TAACCÜP

Şatafat.:CAFCAF

Şeftalili,kremalı bir çeşit dondurma.EŞMELBA

Şehir dışı yolların iki tarafındaki toprak veya çakıl yol.:BANKET

Şehir. : ŞAR


Şehirle ilgili.: BELEDİ

Şehirlerarası yolların iki tarafında yayaların yürümesine ve taşıtların trafiği aksatmadan durabilmesine yarayan çakıl veya toprak yol.: BANKET

Şehre yakın çevre.:BANLİYÖ

Şehvet.: BAH

Şehzadenin hükümdar olarak tahta çıkması.:CÜLÜS

Şeker hastalarının şeker yerine kullandığı,maden kömürü katranından elde edilen beyaz bir toz.:SAKARİN

Şeker kamışı veya şeker pancarından elde edilen bir tür şeker.: SAKAROZ

Şeker kamışı. : NAL

Şeker kamışından elde edilen sert bir içki.:KALİTEA

Şeker kamışından yapılan bir içki.:ROM

Şeker karıştırılarak pişirilmiş meyve ezmesi.:MARMELAT

Şeker posası. : MELAS

Şeker ve nişasta ile yapılan bir tür tatlı. : REŞİDİYE

Şekerci boyası. : AMERİKAN ÜZÜMÜ

Şekeri çok bir tür yer elması.:BADAT

Şekerin yakılmasıyla yapılan şekerleme.:KARAMELA

Şekil,biçim bilgisi. : MORFOLOJİ

Şeriat gereği,nikahta erkeğin kadına verdiği mal yada para. : MİHR

Şeyh Abdülkadir Geylani tarafından on birinci yüzyılda kurulan bir tarikat.:KADİRİLİK

Şık,lüks ve gösterişli,bir törene,bir davete uygun giyim tarzı.Fantezi ve öğleden sonra giyilebilecek kadın giysisi biçimi. : ABİYE

Şiddetli acı ve sıkıntı.:EZİNÇ

Şiddetli yağmur. : BORAN

Şii mezhebinin bir kolu ve bu koldan olanların inancı.: RAFIZİLİK

Şiir. : YIR : POEM

Şili plakası.: RCH

Şimşek. : BALKIR

Şişman,semiz. : SEMEN

Şişmanca,kısa boylu,yapılı. : TIKNAZ

Şom ağızlı,kara haberci. : NAİ

Şubat sonlarında,sırayla havaya,suya ve toprağa düşerek oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi.:CEMRE

Şüphe,kuruntu.: VESVESE

Şüphe.: ŞEK

Şüpheli,kuşkulu. : MEŞKUK
İSA ORHAN
(şimdiye kadar 389 posta)
17.03.2011 10:17 (UTC)[alıntı yap]
T

Tabaklanarak boyanmış ve cilalanmış deri.:SAHTİYAN

Tabanı meşinden olan mest.Edik.: LAPÇİN

Tabanı tahtadan yapılmış deri ayakkabı.:GALOŞ

Tabiat,huy. : HASLET

Tabut. : SAL

Tac Mahal’in bulunduğu kent. : AGRA

Tadarak kontrol etmek.EGÜSTASYON

Tadı ekşimiş ve buruk olan. : KEKRE

Tadı ve kokusu karabibere benzeyen bir tür baharat.:KAKULE

Tahıl için kullanılan sekiz kiloluk ölçek. : ŞİNİK

Tahıl kuyusu. : SARPIN

Tahıl tepsisi. : EVSECEK

Tahıl unlarından nişasta çıkarıldıktan sonra geri kalan albüminli madde.:GLUTEN

Tahıl yığını. : ÇEÇ

Tahılı aletler kullanarak başaktan ayırma işi.:HARMAN

Tahılı saman ve kavuzlardan ayırmaya yarayan,kıldan veya kamıştan yapılmış elek.:TEPİR

Tahılın taş ve samanla karışması./Harmanda ürün kalıntısı. : AFARA

Tahin,nohut,patates ve soğanla yapılan meze.:TOPİK

Tahitili kadınlardan esinlenerek oluşturulmuş bir plaj giysisi. Üzerinde basılı büyük motifler bulunan ve Tahiti’de göğsün üstünde yada belde düğümlenerek giysi olarak kullanılan kumaş parçası. : PAREO

Tahminen.: TAKRİBEN

Tahsildar.:CABİ

Taht. : ERİKE

Tahta ayakkabı. Tek bir tahta parçadan yada tahta parça üzerine tutturulmuş kösele bir üstlükten oluşan ayakkabı. : SABO

Tahta kılıçlarla yapılan Japon dövüş sporu. : KENDO

Tahta maşa. : ŞAKŞAK

Tahta perde. : DARABA

Tahta ve kereste biçmeye yarayan,elektrik ve su gücüyle çalışan büyük bıçkı. : HIZAR

Tahtacılar da denilen konar göçer Türk topluluğu. : AĞAÇERİLER

Tahtadan parçaları uç uca takılı,uzun bir boru biçiminde,perdeli bir üflemeli çalgı.:FAGOT

Tahtadan topları,tokmaklar yardımıyla bazı kurallara uyarak ve belli bir yolu izleyerek küçük kemerlerin altından geçirmeye dayanan oyun.:KROKET

Taka’dan büyük,baş ve kıç tarafı yukarı kalkık bir çeşit Karadeniz teknesi.:ÇAPAR

Takadan büyük,baş ve kıç tarafı yukarı kalkık bir çeşit Karadeniz kayığı.:ÇAPAR

Takdim etme. : LANSE

Takım yıldız. : ALTIKARDEŞ

Taklit.:İMİTASYON

Takunya. : NALIN

Talih,şans, uğur.. : NEVAL : KUT

Tallı bitkilerin,çoğu sularda yetişen ilkel yapıdaki örneklerine verilen genel ad.:: YOSUN

Tam olgunlaşmamış ekin.:ALACATEK

Tam tersine.:BİLAKİS

Tambura benzeyen maden gövdeli bir saz türü.:CÜMBÜŞ

Tan ağartısı.:SEHER

Tan. : SEHER

Taneleri hayvan yemi olarak kullanılan ve mercimeğe benzeyen bir bitki.:BURÇAK

Taneleri için yetiştirilen ve dıştan bakıldığında mısırı andıran tarım bitkisi. : SORGUN

Tanelerin içini kurum karası bir tozla dolduran ekin hastalığı.:RASTIK

Tanınmış,bilinen. : MARUF

Tanısızlık : AGNOSİ

Tanıtma filmi.:FRAGMAN

Tanıtma yazısı.: JENERİK

Tanıtmalık.: PROSPEKTÜS

Tanrı birliği.:VAHDANİYET

Tanrı korusun. : MAZALLAH

Tanrı saygısı ve ahret kaygısından ötürü günah işlemekten titizlikle kaçınma.:VERA

Tanrı yoluna girme. / Tövbekar olma. : İNABE

Tanrı,sahip,efendi,azat olmuş köle,terbiye eden. : MEVLA

Tanrı,tanrıça,evrenin doğuşu ile ilgili düşsel,alegorik anlatımı olan halk öyküsü. : MİTOS

Tanrı. : ÇALAP : OGAN : YEZDAN

Tanrıcılık.: TEİZM

Tanrının insan ruhlarını yarattığı zaman.:ELEST

Tanrıtanımaz(Ateist). : ATE

Tanrıya boyun eğme,gönlü saygı ve korkuyla dolu olma.:HUŞU

Tanrıya eş koşma. : ŞİRK

Tanyerinde güneş doğmadan önce beliren kızıllık. : FECİR

Tanzanya plakası. : EAT

Tanzimat’tan Meşrutiyet’e kadar Türkiye’de kullanılan,yakası kapalı bir tür redingot.:İSTANBULİN

Tanzimat’tan sonra kolağası rütbesine eşit olan sivil unvanı.:RABİA

Tarım işçisi.:RENÇBER

Tarıma zararlı bir böcek. : MANAS

Tarımda bir yılda elde edilen herhangi bir ürünün toplamı.:REKOLTE

Tarih öncesi dinsel konu ve kahramanlarla ilgili olağanüstü olayları konu alan şiire verilen ad. : DESTAN

Tarih öncesi çağlarda tanrılara adak olarak sunulan heykelciklere verilen ad.: İDOL

Tarihi olayların zaman bakımından sırası.:KRONOLOJİ

Tarihsel coğrafyada Anadolu’nun Lykia bölgesinde,kalıntıları Fethiye ilçesi yakınlarında bulunan antik kent.:TLOS

Tarihte Kırım Hanlığında veliahta verilen unvan.:KALGAY

Tarihte kölelerden kurulu bir asker sınıfı.:KÖLEMEN

Tarihte,demirden veya tunçtan dökülmüş,yuvarlak ve boş olan, içine patlayıcı maddeler doldurulup havan topu veya elle atılan yuvarlak bir tür bomba. : HUMBARA

Tarihte,Rumeli’de oturan Rumeli fatihlerinin torunlarına,bölge fethedildikçe Anadolu’dan getirilerek buraya yerleştirilenlere ve bunlardan oluşturulan askeri örgüte verilen ad.:EVLADIFATİHAN

Tarikat ehlinin başlığında bulunan kabarık dilimler. : TERK

Tarikatlarda şeyhlik makamı. : POST

Tarikattan olanların barındıkları, ibadet ve törenleri yaptıkları yer.: DERGAH

Tarla faresi. : GELENİ

Tarla,bahçe gibi yerlerde ağaç dallarından örülmüş barınak. : ÇARDAK

Tarla,bahçe,bağ gibi yerlerden toplanan üründen arta kalanlar.:TARAŞ

Tarlada açılan su yolu,tarlayı sulamakta kullanılan tahta oluklar.: ABARA

Tarlada saban izi. : ABARA

Tarlaya atılan tohumu örtmek için gezdirilen,ağaçtan geniş sürgü.:TAPAN

Tarsus yakınlarında dinlence yeri olarak kullanılan ünlü yayla. : NAMRUN

Tarz.:STİL

Tasarı. : LAYİHA

Tasavvuf ve tekke müziğinde bir form. : SAVT

Taslak. : ESKİZ

Tasvir. : BETİM

Taş bilimi.:LİTOLOJİ

Taş dibek.: SOKU

Taş kırıntısı. : MICIR

Taş levreği. : MİNAKOP

Taş silindir . : LOĞ

Taş veya ağaçtan yapılmış büyük havan.İBEK

Taş veya mermerden oyma mezar.: LAHİT

Taş veya tuğladan yapılmış olan. : KAGİR

Taş.: SENG

Taşçı kalemi.: MİNKAR

Taşınabilir yatak.: SEDYE

Taşınır tahta perde. : PARAVAN

Taşıtlara yolun açık veya kapalı olduğunu göstermek üzere renkli levhalar ya da ışıklarla işaret veren dikme. : SEMATOR

Taşıtlarda lastiklerin takıldığı tekerleğin çember biçimindeki bölümü.:JANT

Taşıyan,yüklü. : HAMİL

Taşizm de denilen soyut resim anlayışı.:LEKECİLİK

Taşlama, iğneli söz. : TARİZ

Taşların yapısını inceleyen bilim.: LİTOLOJİ

Taşların yüzlerini düzlemede kullanılan çekiç.:BUCARDA

Taşlayarak idam cezası. : RECİM

Tatlı su ıstakozu.:KEREVİT

Tatlı su levreği.ERKİ

Tatlı sularda yaşayan bir tür gelincik balığı . : LOTA

Tatlı sülümen. : KALOMEL

Tatsız tuzsuz yiyecekler için kullanılan söz. Çürük yumurta gibi kokan. : SASI

Tavan tahtaları arasına konulan ince tahta.:ŞÜŞE

Tavla oyununda pul dizilen yer. : KAPI

Tavlada üç sayısı. : SE

Tavuğun göğüs etiyle hazırlanan ve pişmiş hamurla yenen bir tür çorba.:ARABAŞI

Tavuğun istenilen yere yumurtlamasını sağlamak için kullanılan beyaz taş. : FOL

Tavuk kümesi.: PİN

Tavuk yada dana etiyle yapılan bir tür yemek. : ŞNİTZEL

Tavuk,balık,dana ve kuzu etlerinin kemiklerinin çıkartılarak dilimlere ayrılması.:FİLETO

Tavukbalığı.:MEZGİT

Tayland’ın eski adı. : SİYAM

Tayland’ın para birimi.:BAHT

Taze soğan ve marulla pişirilmiş kuzu eti yemeği.: KAPAMA

Tazelik,sevinç. : NÜZHET

Tecrübeli oyuncu. : VETERAN

Tecrübeye dayanan.:AMPİRİK

Tedirgin.:BİZAR

Tefecilik. Bir malı çok fazla karla satma. : MURABAHA

Tehlike durumu,imdat,yardım.:CAR

Tehlike sınırı.:RUBİKON

Tehlikeli durum.: VARTA

Tehlikeli son.:VEHAMET

Tehlikesiz salgı bezi uru. : ADENOM

Tek at koşularak çekilen,üzeri kapalı,yanları açık bir tür araba. : PARAŞOL

Tek başına oynanan bir iskambil oyunu.: SOLİTER

Tek bir mekanda geçen TV komedi dizilerine verilen ad. : SİTCOM

Tek deste kağıtla oynanan bir iskambil oyunu. : PİNAKİ

Tek düze,monoton.:YEKNESAK

Tek hörgüçlü deve. : HECİN

Tek kağıt tabaka üzerine basılan 16 sayfalık kırılmış kitap parçası.:FORMA

Tek kişilik halk oyunu. : ALMADERE

Tek kişilik ve yelkenli yarış teknesi. : FİNN

Tek kurşun atan bir çeşit tüfek.:MARTİN

Tek odalı daire.: STÜDYO

Tek parça hayvan postundan yapılan ceket. :GOCUK

Tek tip,küçük,tek kişilik ve yelkenli yarış teknesi.:FİNN

Tek tohumluk kuru meyve. : AKEN

Tek tük ağaç bulunan kayalık. : GER

Tek ve belirli bir yıldız. : KEVKEP

Tek veya çok hücreden oluşan,vücudun bütün dış ve iç yüzeylerini kaplayan doku.:EPİTEL

Tek,eşsiz,biricik.:YEKTA

Tekelci sermayedarlığa dayalı ortaklıklar birliği.:TRÖST

Tekerlek biçimindeki kaşar peyniri.ALAK

Tekke edebiyatında,insanın Tanrıdan çıkıp tekrar Tanrıya döneceğini işleyen şiir türü.EVRİYE

Tekli. : SİNGLE

Tekne ziftleme. : KALAFAT

Teknelerde hamuru kazımaya yarayan araç.:ISIRAN

Teknelerle suyun dibinde sürüklenerek çekilen, geniş ağızlı balık ağı. : TROL

Tel durumundaki gümüşü,altını örerek veya bir şey üzerine kakarak yapılan iş.:TELKARİ

Tel,kurşun boru gibi uzun ve bükülebilir şeylerin halka biçiminde sarılmasıyla yapılan bağ.:KANGAL

Telgraf alfabesi. : MORS

Telgraf işaretlerini göndermek için,bir devredeki akımı kesmekte veya yeniden vermekte kullanılan araç.: MANİPLE

Telkin yolu ile uyutmak.:İPNOTİZMA

Telli balıkçıl. : OKAR

Telli bir Azeri çalgısı. : TAR

Telli çalgılarda üzerine tellerin bindiği köprü.:EŞİK

Tellür’ün simgesi. : TE

Temel niteliğinde olan. :ASAL:ESASİ

Temel. : BAZ

Temeli taklide dayanan sözsüz oyun. : MİM

Temiz kalpli.:OĞUZ

Temiz,iffetli. : AKMAN

Temiz,namuslu anlamında yerel sözcük. : ARCA

Temiz,namuslu.:SİLİ

Temiz,temiz ahlaklı.: NEZİH

Teneşir,sedir,peyke. : KEREVET

Teneşir. : SALACAK

Tenis ve golfde,topa yanlamasına vurulan darbe.:SLİCE

Tenise benzeyen ve bir tür tüylü topla oynanan oyun.:BADMİNTON

Teniste hızlı,iyi,karşılanamayan servis atışı. : ACE

Teniste topun çizdiği yol.Topu rakibin arkasına düşürmeyi amaçlayan vuruş. : LOB

Teori. : KURAM

Tepelikli bir papağan. : MAKADU

Tepesi dar,kenarları geniş,kulak hizasına değin uzanan basık bir fes türü. : AZİZİYE

Tepki.:AKSÜLAMEL

Ter.: ARAK

Terazi gözü. : KEFE

Terazi. : MİZAN

Teraziyi denklemek için hafif gelen gelen kefeye konulan ağırlık.:ABRA

Terementi ağacının tohumu.: MENEVİŞ

Termofor. : BUYOT

Ters,aksi. : PAHAL

Tersinden de aynı şekilde okunan sözcük yada tümce (pay ederek iki kerede yap örneğinde olduğu gibi ) . : PALİNDROM

Terzilikte ölçü almak için kullanılan,genellikle 1,5 m uzunluğunda şerit metre.:MEZURA

Terzinin belli bir ölçü ve örneğe göre kumaşa biçim vermesi işi,kesim.:FASON

Tesadüf. : RAST

Tez canlı,içi tez,ivecen.:ACUL

Tezat.:ANTAGONİZMA

Tezhipçilerin altını dövmeleri sırasında tirşenin kenarlarından dışarı taşan parçalara verilen ad.:RAMAD

Tıbbın sindirim sistemi hastalıklarını inceleyen dalı.:GASTROENTOROLOJİ

Tığ.:BİZ

Tımar. : ZEAMET

Tınlama.: TANİN

Tıp dilinde akciğer veremine verilen ad. : FTİZİ

Tıp dilinde belsoğukluğu hastalığına verilen ad.:GONORE

Tıp dilinde bere ,morarma,çürük anlamında kullanılan söz. : EKİMOZ

Tıp dilinde bir ilacın ağızdan alınacağını belirten terim. : PEROS

Tıp dilinde ergenlik,buluğ anlamında kullanılan sözcük. : ADOLESAN

Tıp dilinde felçli anlamında kullanılan sözcük. : PARALİTİK

Tıp dilinde idrar salgısının azalmasına verilen ad.:ANÜRİ

Tıp dilinde ishal. : DİYARE

Tıp’ta kuvvetsizlik: ADİNAMİ

Tıpta deli dana hastalığının kısa yazılışı.: BSE

Tıpta iştahsızlık.:ANOREKSİ


Tıraş etme,kazıma.:YÜLÜME

Tırnak kemirme hastalığı. : ONİKOFAJİ

Tırnak,boynuz,kıl gibi üst deri ürünü olan yapıları oluşturan proteinli madde. : KERATİN

Tırnak.:CIRNAK

Tırpana balığı. Yan kanatları vücuduna yapışık,uzun kuyruklu,iri bir balık. : RİNA

Tibet antilobu. : KİRU

Tibet öküzü. : YAK

Tibet ve Keşmir’de hircus türü keçinin tüyleriyle dokunan ve özellikle şal yapımında kullanılan çok yumuşak bir dokuma.: PAŞMİNA

Tibet’in merkezi olan kent. : LHASA

Tibetlilerin alfabelerine verdikleri ad.BUÇAN

Ticaret gemilerinde tayfaların başı.:LOSTROMO

Ticaret mallarını saklamak için rıhtımda yapılan büyük depo.: DOK

Ticari değer taşıyan yaprak tütünlerin düşük kaliteli olanı.:KAPA

Ticari malların geçici olarak konulduğu yer. :SUNDURMA

Ticari senetlerde,ödemeden sorumlu olanların ödememesi halinde üçüncü bir kişinin alacaklılara senet bedelini ödeyeceğine ilişkin verdiği güvence. : AVAL

Tifo gibi bazı hastalıklara eşlik eden kas zayıflığı.:ADİNAMİ

Tiftikten yapılan bir cins ince kumaş.:ŞALİ

Tilki,samur,tavşan gibi hayvanların karın taraflarından elde edilen kürk. : NAFE

Tilkinin ense postu kürkü. : CILKAVA

Tipo baskıda kullanılmak amacıyla,üzerine kabartma olarak bir kompozisyon yada resim kopya edilmiş madeni levha. : KLİŞE

Tire ve Ödemiş ilçelerine özgü bir tür bilye oyunu.: LEK

Tirsi balığı. : ALOSA

Titrek,titreyen. : LERZAN

Titreme korkusu.: TREMOFOBİ

Titreme,ürperme. : RAŞE

Titreştirilince ana seslerden birini veren çelik alet.İYAPOZON

Tiyatro oyunları yazma sanatı.: DRAMATURGİ

Tiyatro sahnesine ilk çıkan Müslüman Türk kadını. : AFİFE JALE

Tiyatro ve sinemada teknik ustalıkla yapılan hile. : TRÜK

Tiyatroda sahne. : ŞANO

Tiyatrolarda oyunu alkışlamak için parayla tutulan kimse. : KLAKÖR

Tohum için ayrılmış tahıl,tohum.:BİDER

Tohumda embriyonu kaplayan etli bölüm.: ÇENEK

Tohumlarından elde edilen yağ,yapay kauçuk yapımında kullanılan bir bitki.:KOLZA

Tohumlarından kandil yağı,çiçeklerinden sarı boya çıkarılan otsu bir bitki. : REZEDE

Tok ve kalın ses. : DAVUDİ

Tokat’ın Pazar ilçesinde,sarkıt ve dikitleriyle ünlü bir mağara.:BALLICA

Tokat’ta yetişen ve kaliteli bir şarap elde edilen beyaz üzüm çeşidi. : NARİNCE

Tokyo kentinin eski adı. : EDO

Tombala kartı. : KARTELA

Ton balığı. : ORKİNOS

Topal,aksak. : LENG

Topallık,aksayarak yürüme. : ARECAN

Toplam olarak.:CEMAN

Toplama,toplanma.:CEM

Toplanma,birleşim. : İNİKAT

Toplar damar.:VERİT

Toplardamar genişlemesi. : VARİS

Toplardamarlarda iç zar iltihabı.:FLEBİT.:FİLİBİT

Toplu geziler için yapılmış büyük otobüs.: OTOKAR

Toplu olarak.:CEMAN

Topluluk.:CUMHUR

Toplum yaşayışından uzaklaşarak tek başına yaşama.:UZLET

Toprağı derince kazarak altını üstüne getirmek. : KİRİZMA

Toprağı kazıp siper yapmak.:ORAMAK

Toprağın nemi. : ÖL

Toprağın suyunu çekerek yerin bataklık duruma gelmesini önleyen bir ağaç. : OKALİPTÜS

Toprak Aşınması. : EROZYON

Toprak evleri sıvamak için kireç yerine kullanılan bir tür toprak.:AKTOPRAK

Toprak içinde yumru biçiminde yetişen,yenilebilen bir bitki,yer mantarı,keme.OMALAN

Toprak nemi.ARBIZ

Toprak ve kireçle karışık kırıntılar,yapı döküntüsü.:MOLOZ

Toprak yığını,küçük tepe.:HÖYÜK

Toprak,kum ve saman elemeye yarayan iri delikli kalbur :ABARA

Toprak.:TURAB

Topraktan çıkıp büyüyen. : NABİT

Topraktan yapılmış tencere.:ÇÖMLEK

Toptan,götürü iş,yazılı anlaşma. : KESENE

Topu kısa aralıklarla veya yavaş yavaş vurarak ileri götürmek.RİPLİNG

Topun gerisini kapayan kapak. : KAMA

Topuz biçiminde yaprakları olan,yapraklarının üst yüzeyi,böcekleri yakalayan yapışkan tüylerle örtülü bitki.ROSERA

Torba biçiminde dikilmiş yorgan çarşafı.:NEVRESİM

Tornacılıkta,bir deliğin ağzını genişletmeye yarayan çelik alet.: FREZE

Torun,evlat.:HAFİD

Toryum’un simgesi. : TH

Toy,acemi.:ÇAYLAK

Toynaklı memelilerin bir çoğunun başında bulunan,sert maddeden oluşmuş uzantıya verilen ad. : BOYNUZ

Toz bulutu.NAK

Toz emici alet.: ASPİRATÖR

Toz fırtınası.: TOZAK

Tömbeki denilen bir cins tütünün dumanının sudan geçirilerek içilmesini sağlayan araç.:NARGİLE

Töre bilimi,ahlak. Bir kimsenin davranışlarına temel olan ahlak ilkelerinin tümü. : ETİK

Tören ve alaylarda padişahın,vezirin yanında yürüyen görevliler.:ŞATIR

Tören yapılan taş masa. : SUNAK

Tören,merasim. Genellikle resmi yerlerde,resmi işlerde uyulması gereken kural,yol ve yöntemlerin tümü. : SEREMONİ

Tövbe etme.:İNABE

Trabzon hurması da denilen tropikal bir meyve. : KAKİ

Trabzon ilinde bir yayla. : LİŞER

Trabzon ve Rize yöresinde karabatak denilen deniz kuşuna verilen ad.: KUKARMA

Trabzon’un Akçaabat ilçesinde bir göl.: SERA

Trabzon’un Çaykara ilçesinde,1989’da tabiat parkı kaps***** da alınan,doğal güzelliğiyle tanınmış göl.:UZUNGÖL

Trafik. : SEYRÜSEFER

Traktör veya kamyonlara,daha çok yük taşımalarını sağlamak için takılan araba.:TREYLER

Tren istasyonlarında tren yolu boyunca uzanan,inilip binilen yüksekçe döşeme.ERON

Triko eşyaların yakasını yapmada kullanılan makine. : REMAYÖZ

Tropik bölgelerde yetişen,bazı erguvangillerden çıkarılan ve cila yapımında kullanılan bir çeşit reçine.:KOPAL

Tropikal bölgelerde yetişen ve yapraklarından değerli bir tekstil elyafı elde edilen bitki. :SİSAL

Tropikal Afrika’da yaşayan ve göbekli domuz da denilen hayvan.EKARİ

Tropikal Afrika’da yetişen bir ağaç. : AZOBE

Tropikal Afrika’da yetişen bir ağaç.: OKAN

Tropikal Afrika’da yetişen ve açık damarlı,siyahımsı esmere dönüşen esmer renkte,daha çok kaba dokulu,sert ve ağır bir odun veren ağaç. : VENGE

Tropikal Afrika’da yetişen ve odunu doğramacılıkta marangozlukta kullanılan ağaca verilen ad. : EKABA

Tropikal Afrika’da yetişen ve odunu doğramacılıkta kullanılan bir ağaç. : LİMBALİ

Tropikal Afrika’da yetişen ve odunu kolay işlenen büyük bir ağaç. : İROKO

Tropikal Afrika’da yetişen ve odunu marangozlukta ve kaplamacılıkta kullanılan çok büyük ağaç.: MAKORE

Tropikal Afrika’da yetişen ve Ohi de denilen ağaç. : BA

Tropikal Amerika ormanlarında yaşayan bazı etçil küçük memelilerin ortak adı.:OLİNGO

Tropikal Amerika’da yaşayan kimi hafif gagalı kuşların ortak adı.:TUKAN

Tropikal Amerika’da yaşayan küçük bedenli akbaba.:URUBİ.:URUBU

Tropikal Amerika’da yaşayan tavuğa benzer bir kuş.: TİNAMU

Tropikal Amerika’da yaşayan,eflatunla karışık gri ve esmer renkte,15 cm boyunda büyük gece kelebeği cinsi.: EREBUS

Tropikal Amerika’da yetişen çok sert bir ağaç.:VERA

Tropikal bölgelerde bulunan asalak olmayan guguk kuşu.:KUKAL

Tropikal bölgelerde yaşayan kimi kertenkelelerin ortak adı.:VARAN

Tropikal bölgelerde yetişen bir ağaç.:OBEŞE

Tropikal bölgelerde yetişen ve nişastaca zengin yumru kökleri yiyecek olarak kullanılan bitki.:YAM

Tropikal bölgelerde yetişen ve yumruları besin olarak kullanılan bir bitki.: TARO

Tropikal bölgelerdeki denizlerde kesiksiz esen bir takım rüzgarların adı.:ALİZE

Tropikal denizlerin az derin sularında yaşayan bir yengeç cinsi. : RANİNA

Tropikal ormanlarda yaşayan tavuğa benzer bir kuş. : TİNAMU

Tuğla ve harçla örülmüş,alttan obruk,yarım silindir biçiminde tavan örtüsü.:TONOZ

Tuğlaların harçla doldurulup düzeltilen aralığı. : DERZ

Tulum.:TULUK

Tumturaklı konuşma. : AYTA

Tuna nehrinde hafif savaş gemisi olarak veya yük ve insan taşımakta kullanılan bir çeşit gemi. : NASAD

Tuna ırmağında kullanılan bir çeşit yolcu gemisi. : ORANSA

Tunus kıyılarında kullanılan üç direkli yelkenli tekne. : ÇİTİHA

Tunus’un plakası. : TN

Turfanda zamanı. : MEYA

Turku’nun İsveç’teki adı. : AB O

Turna türü.:KARKARA

Turpgillerden,yağlı tohumlu mevsimlik bir bitki : KOLZA

Turşusu yapılan bir tür soğan. : INCALIZ

Turunçgillerden tadı acımsı bir meyve,greyfurt.:ALTINTOP

Tutak,sap.: KABZA

Tutam.:FİSKE

Tutturgaç:. ATAŞ

Tutuk dilli,pepe. : PEPEME

Tuzak,kapan. : FAK

Tuzlalarda deniz suyu çekilen bölüm. : TAVA

Tuzlanmış ve deri tuluma bastırılmış peynir. : OLAMAN

Tuzlu hamurdan yapılan ince uzun çubuk,tuzlu çubuk.:BATONSALE

Tuzsuz taze peynirden nişasta ve pirinç unu konarak yapılan bir helva.:HÖŞMERİM

Tüberküloz tedavisinde kullanılan bir antibiyotik. : KANAMİSİN

Tüccar.:BEZİRGAN

Tüketici. : MÜSTEHLİK

Tükürükte bulunan ve nişastanın sindirilmesine yarayan enzim. : PTİYALİN

Tülbent ile patiska arası ince patiska arası ince pamuklu bir bez. :MERMERŞAHİ

Tümden çıplak olarak açık havada yaşamayı savunan öğreti.:NÜDİZM

Tümevarım. : ENDÜKSİYON

Tümör.: UR

Türk müziğinde bir makamı, kendi perdelerinden daha tiz yada pes perdelerde çalma işi.: ŞETARET

Türk aşıklık geleneğinin ve aşık edebiyatının etkisiyle Anadolu’da ve Azerbaycan’da yetişen,Türkçe ve Ermenice şiirler söyleyen,öyküler anlatan Ermeni asıllı aşıklara verilen ad.:AŞUK:AŞUĞ

Türk Halk Müziğinde bağlama ailesinden çalgıların en küçük boylusu.Tezene ile çalınan iki yada üç telli halk sazı. : CURA

Türk halk müziğinde bir türkü türü.:UZUNHAVA

Türk Halk Müziğinde kullanılan cura,bulgari,bağlama gibi telli ve çalgıçla çalınan çalgıların genel adı. : TAMBURA

Türk kentlerinin çoğunda,surla çevrili alanın dışında kalan yerleşmelere verilen ad.:TAHTAKALE

Türk lehçelerinden biri.:ÇUVAŞÇA

Türk müziğinde az kullanılmış pek az bilinen bir zurna türü.: ASAFİ

Türk Müziğinde bileşik makam. : NİKRİZ

Türk müziğinde bir makam adı. : KARCIĞAR : ARAZBAR : REHAVİ

Türk Müziğinde bir makam. : EVİÇ:EVCARA .: SUZİNAK

Türk müziğinde bir makam. : BAYATİ: ISFAHAN: MAYE: ACEMAŞİRAN

Türk müziğinde bir makam. : NEVA .: IRAK: SABA: SUZİDİLARA

Türk müziğinde bir makam.: ARAZBAR

Türk müziğinde bir makam.: CANFEZA.:NİKRİZ.:BUSELİK

Türk müziğinde bir makam.: HİSAR.:SUZİDİLARA.:UZZAL.:ZAVİL

Türk müziğinde bir makamdan yada bir usulden başkasına geçmek. : GEÇKİ

Türk müziğinde bir oyun havası.: SİRTO

Türk Müziğinde bir usul. : NEMEL .: REMEL

Türk müziğinde birleşik bir makam.:NEVESER

Türk müziğinde fasıl topluluğuna verilen ad. : İNCESAZ

Türk müziğinde iki makamın ortak adı.:REHAVİ

Türk müziğinde kullanılan zilsiz büyük tef.:BENDİR

Türk müziğinde oldukça kıvrak bir usul. : AKSAK

Türk tuluat tiyatrosunda baş komik görevindeki uşak tiplemesi. Hımbıl,alık. : İBİŞ

Türk Üniversitelerinde en az beş yıl profesörlük yapmış,bilimsel çalışmalarıyla kendini tanıtmış öğretim üyeleri arasından seçilerek bir kürsünün yönetimiyle görevlendirilen kimseye verilen unvan.:ORDİNARYÜS

Türkiye ile Ermenistan arasındaki sınır kapısı. : ESENYAYLA

Türkiye ile Ermenistan arasındaki sınır kapısı.:ALİCAN

Türkiye ile Gürcistan arasındaki sınır kapısı.:TÜRKGÖZÜ

Türkiye ile İran arasındaki gümrük kapısı.:GÜRBULAK

Türkiye’den göç eden Yunanlıların oluşturduğu müzik türü. : REMBETİKO

Türkiye’nin 4. Büyük gölü. : EĞİRDİR

Türkler anlamında eski sözcük. : ETRAK

Türklere özgü bir şekerleme.:LOKUM

Türklerin egemen olduğu yerlerde yaşayan Arap ve İranlılara verilen ad.: TAT

Türkmenistan’da bir kent. : MARİ

Türkmenistan’da dokunan değerli bir halıya verilen ad. : YOMUT

Türkmenistan’da eski Orta Asya kenti.:MERV

Türkmenler arasında oynanan bir halk oyunu. : TEREKEME

Türlü bitkilerin yaprak ve kabuklarıyla kokulandırılmış acımtırak bir içki. : AMER

Türlü dokuma maddelerinden yapılan ince halat.:URGAN

Türlü eşya ve öteberinin satıldığı Pazar yeri.: SATAK

Tütsü kabı.:BUHURDAN

Tütün dumanının bıraktığı yağlı kir.: ZİFİR

Tütün fidelerini örtmek için kullanılan hasır veya ottan örtü.:KAPANCA

Tütün fidelerinin yetiştirildiği yatak. : ANDAL

Tütün hevengi,tütün dizmek,kurutmak ve işlemek için kullanılan üstü kapalı sergi. . :ARAN

Tütün yaprağı dizesi.:YONGA

Tütün yaprağı dizisi. : PASTAL

Tütün yapraklarından çıkarılan ve sigarada bulunan zehirli madde.: NİKOTİN

Tütünleme suretiyle kurutulmuş ringa balığı.:FRİSA

Tüyleri kara,meyve ve böceklerle beslenen ötücü bir kuş.:KARATAVUK

Tüylü kundura derisi. : SÜET

Tüylü,kıllı çuha,kebe. : BARAK

Tüysüz şeftali de denilen bir meyve. : NEKTARİN

Tüysüz,ince,sık dokunmuş yün kumaş.:ÇUHA
İSA ORHAN
(şimdiye kadar 389 posta)
17.03.2011 10:18 (UTC)[alıntı yap]
U

Ucu yanık odun. : EKSİ: ESE

Ucu bucağı olmayan.:NAMÜTENAHİ

Ucu dövülüp fırça durumuna getirilen ve diş temizliğinde kullanılan ağaç. : MİSVAK

Ucu halkalı cıvata.:MAPA

Ucuz,özenmeden ve bayağı cins ayakkabı yapan veya satan esnaf.:KAVAF

Uçabildikleri halde genellikle yürümeyi ve koşmayı yeğleyen 46 kuş türünün ortak adı.:TİNAMU

Uçaklarda pilot kabini . : KOKPİT

Uçakların yanaştığı yer. :APRON

Uçan avı bir noktaya çekmek için kullanılan içi doldurulmuş kuş.ADALYA

Uçma korkusu.: AEROFOBİ

Uçuk sarı renkte,yağ kıvamında,güçlü patlayıcı özelliği olan bir madde.:NİTROGLİSERİN

Uçurum. : KALAR

Uçuş korkusu.:AVİOFOBİ

Uda benzeyen bir müzik aleti.. : LAVTA

Ufak ateş tanesi.:CENGE

Ufuk. :ÇEVREN

Ufuklar.:AFAK

Uğur Mumcu’nun Politika ve Çivi gazetelerinde yazdığı yazılarda kullandığı takma ad. :MEHMET FERDA

Uğurlama.:TEŞYİ

Uğursuz. : ŞOM : MERET

Uğursuzluk. : FATALİTE

Uğursuzluk.: ŞEAMET

Ukrayna’nın başkenti. : KİEV

Ukrayna’nın plakası. : UA

Ulaşım.:KORELASYON

Ulaştırma. : İSAL

Ulusal yada yöresel konulardan esinlenerek oluşturulmuş müzik yapıtı.:RAPSODİ

Uluslar arası af örgütü. : Aİ

Uluslar arası Basın Enstitüsünü simgeleyen harfler. : İPİ

Uluslar arası Gazeteciler Federasyonu’nun kısaltması.:FİJ

Uluslar arası hukukta vatandaşlık hakkını kaybeden ve bir yenisini kazanamayan kimse,vatansız.: HAYMATLOS

Uluslar arası Meteoroloji Birliği. : WMO

Umutsuz,karamsar. : MEYUS

Un elerken dökülmemesi için yere serilen örtü. : İTEĞİ

Un,süt ve balla yapılan bir tatlı.:MEMUNİYE

Un,süt,yumurta ile yapılan,ufak ve yuvarlak taneler biçiminde kurutulan hamur.:KUSKUS

Un,süt,yumurta,şeker veya pekmezle yapılan bir tatlı.:AKITMA

Un,yağ ve su ile elde edilen karışım,çorba sosu.(Süt ile yapıldığında ise beşamel adını alır).:MEYANE

Unutkan. : NESİ

Unutma. : NİSYAN

Ur Keklik’de denilen ve Doğu Anadolu’da yaşayan keklik cinsi. : KEVDERE

Ur.: NEOPLAZMA

Uranüs’ün bir uydusu.:ARİEL

Urları inceleyen bilim dalı. : ONKOLOJİ

Uruguay’ın başkenti.:MONTEVİDEO

Usanç,can sıkıntısı. : MELAL

Uskumru balığının kurutulmuşu. : ÇİROZ

Uskumru,sardalye,kolyoz gibi balıkların ufağı. : VONOZ

Uskumru’nun 8-10 cm boyunda olanı.:VONOZ

Uskumrugillerden bir balık.: ORKİNOS

Uskumrugillerden,eti esmer,kılçıksız ve pulsuz bir balık.: PALAMUT

Uskumrugillerden,genellikle Akdeniz’de yaşayan ufak pullu bir balık.:AKYA


Uşak halısı ismi. : SARPKİLİT

Uşak iline özgü,nişasta ve pekmezle yapılan bir tatlı.ELVAZE

Ut,kanun,keman gibi çalgıların tellerini geren düğme.: MANDAL

Utanma duygusu. : UT : AR

Uyak,kafiye. : REDİF

Uyanık,gözü açık. : SAK

Uyanık,uyumayan.:BİDAR

Uyanıklık. : TEYAKKUZ

Uyarlama.: ADAPTASYON

Uydurma,gerçek olmayan,gerçekmiş gibi gösteren haber.: ASPARAGAS

Uygulanabilirlik.Yapılabilirlik. : FİZİBİLİTE

Uygun,yerinde,denk.:MEHEL

Uygur Türklerince 11. asra kadar Çin’de dokunan çok ince kalite ipek duvar halılarına verilen ad. : KESİ

Uygur hükümdarlarına verilen san. : İDİKUT

Uyku hastalığı. : NARKOLEPSİ

Uyku ile uyanıklık arası bir durumda bulunmak,uyuklamak.: IMIZGANMAK

Uyku. : HAB: MENAM

Uyluk kemiğinin bilimsel adı.:FEMUR

Uyruk. : TEBAA

Uyuklayan. : IMIZGAN

Uyuşma,görüşme. : İTİLAF

Uyuşuk,miskin.:UYUNTU

Uz yazım. : TELEKS

Uzaduyum. : TELEPATİ

Uzak yerlere yolcu ve ticaret eşyası taşıyan yük hayvanı katarı. : KERVAN

Uzakdoğu’da yetişen amerikan elmasından çıkarılan bir tür zamk./Vernik. : LAK

Uzakta olan. : ÜCRA

Uzaya giden ilk canlı köpek cinsi. : LAYKA

Uzun ve tumturaklı konuşma .: TİRAT

Uzun ağızlı balık. : SARGANA

Uzun boylu,zayıf,ince kimse.:KİKİRİK

Uzun boyunlu,kulpsuz,küçük rakı sürahisi.: KARAFA

Uzun kavkılı deniz yumuşakçası.: OTİNA

Uzun kemiklerin iki ucundaki şişkin kısım. : EPİFİZ

Uzun süre kadınsız kalan erkek,cinsel açlık çeken. : ABAZAN

Uzun süre saklanabilen yiyeceklerin genel adı.: ERZAK

Uzun süreli.:MEDİD

Uzun taneli bir pirinç türü. : BERSANİ

Uzun tecrübeler sonunda özel olarak ifade edilmiş ve halka mal olmuş söz,darbımesel.:ATASÖZÜ

Uzun tütün çubukların kullanıldığı çağlarda odanın ortasına yerleştirilen kül çanağı.:TAKATUKA

Uzun tüylü bir köpek cinsi. : EPANYÖL

Uzun tüylü bir süs köpeği. : LULU

Uzun tüylü İngiliz köpeği.:SETER

Uzun tüylü kalpak. : PAPAK

Uzun ve beyaz taneli bir üzüm cinsi.İRMİT

Uzun yapraklı palmiye. : RAFYA

Uzun,çok ince,beyaz ve bol tüylü yapağısından dokumacılıkta yararlanılan bir koyun cinsi.:MERİNOS

Uzun,kıvırcık tüylü bir cins köpek.:KANİŞ

Uzun,sarı ve yumuşak saç. : LEPİSKA

Uzunca kadın ceketi. : TRUVAKAR

Uzunluğuna açılan yazma kitaplar : BEYAZİ

Uzunluğuna,boyun.:TULANİ
İSA ORHAN
(şimdiye kadar 389 posta)
17.03.2011 10:27 (UTC)[alıntı yap]
Ü

Ücretle çalışan kimse.:ECİR

Ücretli Osmanlı askeri.:KAPIKULU

Üç ayaklı çember veya üçgen biçiminde demir destek.: SACAYAK

Üç Bergama Kralının ortak adı. : ATTALOS

Üç boyutlu sinema tekniği.:SİNERAMA

Üç direkli yelkenlilerde mizana direğinin en altta bulunan sereni. : FOA

Üç katlı bir balık ağı. : DİFANA

Üç telli bağlama.:YONGAR

Üç telli bir Rus sazı.:BALALAYKA

Üç telli ve perdesiz Japon lavtası. : SAMİSEN

Üç veya daha çok direği bulunan gemilerde arka direk. : MİZANA

Üç veya daha çok sayıda halat telinden elle örülerek yapılmış kısa ip. : TİRNELE

Üç veya dört yaşına kadar olan dişi manda.:EVERE

Üçüncü jeolojik çağın,memelilerin oluştuğu dönemi.:EOSEN

Üçüncü Selim’in şiirlerinde kullandığı mahlas.:İLHAMİ

Üflemeli bakır çalgılardan oluşan orkestra.:FANFAR

Üflemeli bir çalgı. : KEN : KENA

Üflemeli bir çalgı.:KORNO.:ZURNA

Üflenerek çalınan perdesiz çalgı.:BORAZAN

Ülkeler. :MEMALİK

Ülser hastalığına verilen bir başka ad.:KARHA

Üniversite diplomasıyla doktora arasındaki akademik derece.:LİSANS

Üniversitelerde öğrencilerin ders seçme veya bırakma işlemi.:EKLESİL

Üniversitenin tüzel kişiliğini temsil eden,yönetiminden,öğretimin düzenli yürütülmesinden sorumlu kimse. : REKTÖR

Ünlü Meksikalı ressam.( 1907-1954 yılları arasında yaşamış, ilkel görünümlü,keskin hatlı ve parlak renkli kendi portreleriyle tanınmış, yaşam öyküsü sinemaya da aktarılmıştır).:FRİDA KAHLO

Ünlü,soylu. : ANGIN

Üreteç. : JENERATÖR

Ürkme.,insandaki etkisi açısından tanımlanan ışınım dozu birimi. : REM

Ürkü. : PANİK

Ürünün üzerindeki fiyat etiketi. : BARKOT

Üst bitken. : EPİFİT

Üst derinin en dış tabakası.:KORUN

Üstü galeta unu veya rendelenmiş peynirle kaplanarak fırına verilen yemekler için kullanılan sözcük.:OGRATEN

Üstü toprakla örtülü saman yığını. : NODA

Üstün nitelikte kadın sanatçı. : DİVA

Üstünde hamur açılan,yemek yenilen tahta.:YASTAĞAN

Üstünde oturulan,yatılan,içi yünle,pamukla doldurulmuş döşek.:ŞİLTE

Üstüne kıyma,kıyılmış soğan ve baharat konularak fırında pişirilen pide.: LAHMACUN


Üstünkörü bir biçimde,geçici olarak onarma.:MERAMET

Üstünlük taslayan.:FODUL

Üstünlük. : FAİKİYET

Üşengeç. : ERİNCİK

Üzeri ekmek kırıntısıyla kaplanmış yiyecekler için kullanılan sözcük. : PANE

Üzeri kırmızı parafinle kaplanan bir tür peynir.:EDAM

Üzeri kırmızı,parafinle kaplı bir tür peynir. : EDAR

Üzeri meşin,halı gibi şeylerle kaplanmamış olan eyerin bölümü.:KALTAK

Üzerinde atlayarak ve sıçrayarak çeşitli hareketler yapılan,çelik yaylar üzerine gerilmiş bez ve bu bez üzerinde yapılan spor. : TROMBOLİN

Üzerinde bir çok fındık dalı bulunan dal.:ÇOTANAK

Üzerinde değişik renkler bulunan. : EBRULİ

Üzerinde döndüğü milden bağımsız olarak çalışan mekanizma. : AVARA

Üzerinde film çevrilen stüdyo düzlüğü.:SET

Üzerinde gür ot biten,toprağı nemli düzlük.:ÇAYIR

Üzerinde kitap okunan,yazı yazılan,bazıları açılıp kapanabilen alçak,küçük masa.:RAHLE

Üzerinde kümbet biçiminde bir kapağı bulunan,oldukça büyük bir tür cep saati.İRYOL

Üzerinde maden dövülen,çelik yüzeyli,demir araç.:ÖRS

Üzerinde ölü yıkanan kerevet,salacak. : TENEŞİR

Üzerinde yazı yazmaya,arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık.:SÜMEN

Üzerinde yazıt veya kabartmalar bulunan dikilitaş. : STEL

Üzerine rayların yerleştirildiği , yere enine konulmuş demir veya ağaç parçaların her biri. : TRAVERS

Üzerine besmele veya maşallah yazılı altın nazarlık.:ARMUDİYE

Üzerine kumaş gerilerek nakış işlemeye yarar,çoğu dikdörtgen biçiminde olan çerçeve.:GERGEF

Üzerine rayların yerleştirildiği,yere enine konulmuş demir veya ağaç parçaların her biri.:TRAVERS

Üzerine resim yapılan bez. : TUAL

Üzerine saydam bir cila tabakası çekilmiş olan eşya.: GLASE

Üzerine şilte serilerek yatmaya veya oturmaya yarayan sedir.:KEREVET

Üzerine yazı yazılan tabaklanmış ceylan derisi. : RAK

Üzerleri noktalarla işaretli, dikdörtgen biçiminde, 28 taşla masa üzerinde oynanan bir oyun.OMİNO

Üzerleri noktalı 28 dikdörtgen taşla oynanan bir oyun.OMİNO

Üzülme,üzüntü.:TEESSÜR

Üzüm bahçesi. : BAĞ

Üzüm kütüğü.: TAK

Üzüm suyunun damıtılmasından elde edilen rakı,pirinç rakısı: ARAK

Üzüm taşımaya yarayan tahta kap.. : MAHRA

Üzüm yetiştiren.:BAĞCI

Üzüntü dert anlamında yerel sözcük. : GADA
İSA ORHAN
(şimdiye kadar 389 posta)
17.03.2011 10:47 (UTC)[alıntı yap]
V

Vade. : ÖNEL

Vadi. : KOYAK

Vahşi hayvan barınağı,kovuk. : İN

Vahşi orman.:ECEME

Vakti gelmeden ölü doğan yavru.:BAĞAN

Vaktinden önce,erken doğmuş bebek.: PREMATURE

Vali : İLBAY

Van gölünün kuzey batısında Muradiye ovasında Urartu döneminden kalma kaleye verilen ad. : KEÇİKIRAN

Van Gölü kıyısındaki Urartu kenti. : ABAİNDİ

Van’ın Erciş ilçesinde bir kaplıca.:HASANABDAL

Van’ın güneydoğusunda yüksek bir dağ kütlesi.:İSPİRİZ

Vantuz : ÇEKMEN

Varisler. : VERESE

Varlık bilim.: ONTOLOJİ

Varlıklı eski Rus köylülerine verilen ad.:KULAK

Varoluşçuluk.:EGZİSTANSİYALİZM

Varoluşu düşünceden çıkarsayan Descartes’çı akıl yürütme. : COGİTO

Varsayım.:FARAZİYE

Vasıflar,nitelikler. : EVSAF

Vasiyet etme. : İSA

Vaşak denilen hayvanın küçük bir türü.:ÜŞEK

Vazgeçmek. : FARİĞ OLMAK

Veba hastalığı. : TAUN

Vecize,kısa ve özlü söz. : LAKONİK

Vekil. : NAİP

Vekiller,bakanlar. : VÜKELA

Veli. : EGE

Venedik Film Festivalinin yapıldığı küçük ada.:LİDO

Venedik gondolcülerinin söz ve müziği önceden yazılmadan,içlerinden geldiği gibi söyledikleri şarkı.:BARKAROL

Venezüella’nın para birimi.:BOLİVAR

Venüs gezegeni. : ÇOLPAN


Venüs,Çulpan.: ÇOBAN YILDIZI

Verem mikrobunu kapmış ama henüz hastalığa yakalanmamış zayıf vücutlu kimselerin vereme yakalanmasını önlemek için bakıldıkları sağlık kurumu.REVANTORYUM

Vergide kaynaktan kesme.:STOPAJ

Veri. : MUTA

Verimli toprak.:BİTEK

Verme,ödeme. : İTA

Veteriner : BAYTAR

Vezir kavuğu. : KALLAVİ

Vezir. : ASAF

Vietnam krallık hanedanı. : LE : Lİ

Vietnam plakası. : VN

Vietnam’ın para birimi.ONG

Villa tipi küçük ev.: ŞALE

Virgül biçimindeki bakteri.:VİBRİYON

Viyolonsele verilen ad. : ÇELLO

Vizon. : MİNK

Voleybol.:UÇANTOP

Voleybolda yukarıdan aşağıya topu sertçe yere vurmak.:SMAÇ

Volga ırmağına tarihte verilen bir ad.: İTİL

Volkan bölgelerinde,belli aralıklarla su ve buhar fışkırtan sıcak kaynak.:GAYZER

Vurgun hastalığına karşı uygulanan emniyet durakları.:AKSONA:AKSUNA

Vurguncu,dalavereci.,spekülatör. : AFERİST

Vurma.ARP

Vuruşma,savaş. : KITAL

Vücudu silindir biçiminde,gaga gibi ince uzun sivri ağızlı bir balık : ZARGANA

Vücudun herhangi bir yerinde oluşan şişkinlik.:BEZE

Vücudun mikroorganizmalara ve öbür yabancı maddelere karşı gösterdiği bağışıklığı inceleyen bilim dalı. : İMMÜNOLOJİ

Vücutta doğuştan organ eksikliği veya yer değişikliği. : EKTOPİ

Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 341
Bütün postalar: 396
Bütün kullanıcılar: 11
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
***MERHABA, HOŞ GELDİNİZ***
 
SİTEMİZDE, KIZILAY ÇILDIR ŞUBEMİZİN TANITIMI, FAALİYETLERİ ve TÜRK KIZILAYI HAKKINDA GENEL BİLGİLER YER ALMAKTADIR. ************************** **************************

----------

***DEĞERLİ KIZILAY ÜYELERİMİZ;*** Hiçbir karşılık beklemeksizin Kızılay’a üye olarak vermiş olduğunuz destek için teşekkür ederiz. Ödediğiniz AİDAT la aç ve yoksul yurttaşlarımızın yaşam kaynağısınız. Bu nedenle aidatınızı şubemize yatırmanız önem arz etmektedir. TEŞEKKÜR EDERİZ ******************************* ******************************* ****TEKERLEKLİ SANDALYE**** Kızılay Şubemiz, ihtiyaç sahiplerine Tekerlekli Sandalye temin etmektedir. İhtiyaç sahiplerinin Şubemiz Başkanlığına başvurmaları ilan olunur.******************************** ********************************* ******ÖĞRENCİ YARDIMI****** Şubemiz, ihtiyaç sahibi Üniversite öğrencilerine nakdi yardım yapmaktadır. Yardımdan yararlanmak isteyen ihtiyaç sahiplerinin şubemiz başkanlığna müracaat etmeleri ilan olunur....SON GÜN: 25.02.2011 ***MÜRACAAT SONA ERMİŞTİR*** ********************************* ********************************* *******ZEKAT YARDIMI******* Şubemiz, ihtiyaç sahibi aileleri, derneğimize yapılan ZEKAT yardımlarından yararlandıracaktır. Bu yardımdan yararlanmak isteyen ihtiyaç sahibi ailelerin şubemiz başkanlığına başvurmaları ilan olunur. SON GÜN : 15.03.2011***MÜRACAAT SONA ERMİŞTİR*** ***************************** ***************************** *****HASTA BEZİ YARDIMI**** İhtiyaç sahibi hastalara hasta bezi temin etmekteyiz. İhtiyaç sahiplerinin şubemiz başkanlığına başvurmaları ilan olunur. ***************************** ***************************** *****VOLEYBOL TURNUVASI**** Kızılay Çıldır Şubesi Gençlik Kolları, ‘’YOKSUL ÖĞRENCİLERDE OKUMALI’’ Kitap Kampanyasına destek sağlamak ve yöremiz gençlerinin tanışıp kaynaşmasına öncülük etmek amacıyla Voleybol Turnuvası düzenlemektedir. İlgililerin Şubemiz Başkanlığına başvurmaları ilan olunur. ***MÜRACAAT SONA ERMİŞTİR***

----------

***************************
* SON DAKİKA HABERLERİ*
 
Sitene Ekle
BİLGİLENDİRME
 
***YARDIM TOPLAMA***

*Türk Kızılayı kamu yararına çalışan bir
kurum olup, izin almaksızın yardım
toplama hakkına sahiptir.

*Firmalar, gıda bankacılığı esaslarına
göre çalışan Türk Kızılayı'na yaptıkları
gıda bağışlarını gider kaydedip vergi
muafiyetinden yararlanabilirler.

***KURBAN DERİLERİ***

*Yardım Toplama Kanunu’na dayanılarak
çıkarılan yönetmelikte kurban derisi toplama yetkisi sadece
Türk Hava Kurumu’na verilmiştir.

*Bu nedenle Şubemiz Kurban derisi toplamamaktadır.
ÖNEMLİ KIZILAY SÖZLERİ
 
* Kızılay üyelerin yardımı ile yaşar.
* Acılar paylaşıldıkça azalır.
* Kızılay'ı sevmek, insanlığı sevmektir.
*Üretilemeyen tek ilaç kandır.
* Kızılay şefkatin en güzel örneğidir.
* Bir damla kan, bir can demektir.
* Küçük yardımlar büyük işler görür.
*Kan vermek, hayat vermektir.
* Acılı günlerin en yakın dostu Kızılay'dır.
* Kızılay kara gün dostudur.
* Ateşi söndüren su, acıyı dindiren Kızılay'dır.
SAĞLIK İÇİN KIZILAY İÇİN
 
******************** Döviz
 
Bugün 44 ziyaretçi (138 klik) burdaydı!
Google
Site Kurulum Tarihi:.... 24.12.2010 İsa Orhan Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol